Kategori: şişli travesti

Şişli Travesti : Renkli ve Cesur İstanbul’un Parçaları

İstanbul’un merkezi semtlerinden biri olan Şişli, sadece ticari ve konut alanlarıyla değil, aynı zamanda renkli ve çeşitli sosyal dokusuyla da dikkat çeker. Bu semtte, İstanbul’un çeşitli kesimlerinden insanlar bir araya gelir ve kendi benzersiz kimliklerini ifade ederler. Bu çeşitliliğin önemli bir parçasını da Şişli travestileri oluşturur.

Şişli’de Travesti Kültürü

Şişli, İstanbul’un gece hayatının canlı olduğu ve farklı kültürel etkinliklerin düzenlendiği bir semttir. Bu semtte bulunan gece kulüpleri ve barlar, travesti gösterilerine sıkça ev sahipliği yapar. Travesti bireyler, renkli kostümleri ve enerjik performanslarıyla izleyicileri büyüler ve eğlendirir. Ancak, Şişli’deki travesti kültürü sadece eğlence sektörüyle sınırlı değildir; aynı zamanda semtin sokaklarında da kendine yer bulmuştur.

Toplumsal Kabul ve Mücadele

Şişli travesti bireyler, toplumsal kabuller ve ön yargılarla mücadele etmek zorunda kalabilirler. Ancak, son yıllarda LGBT+ haklarına yönelik artan farkındalık ve destek, Şişli’deki travesti bireylerin toplumda daha görünür olmasına ve haklarının savunulmasına katkı sağlamıştır. Semtteki travesti bireyler, cesaretleri ve özgünlükleriyle bilinir ve semtin renkli atmosferine katkıda bulunurlar.

Şişli Travestilerinin Geleceği

Şişli’deki travesti kültürü, semtin çeşitliliğini ve zenginliğini temsil eder. Ancak, bu kültürün geleceği için daha fazla farkındalık ve kabul gerekmektedir. Semtin her kesiminden destek alarak, Şişli’deki travesti bireylerin hakları ve toplumsal kabulleri için daha fazla adım atılabilir.

Sonuç olarak

Şişli travestileri, İstanbul’un renkli ve çeşitli sosyal dokusunun önemli bir parçasını oluşturur. Semtteki gece hayatından sokak kültürüne kadar geniş bir alanda etkinlik gösteren bu bireyler, semtin atmosferini zenginleştirir ve çeşitliliğini artırır. Ancak, toplumsal kabuller ve ön yargılarla mücadele etmeye devam etmelerine rağmen, Şişli’deki travesti bireylerin varlığı ve önemi giderek artmaktadır.

Ruh Eşiniz Olan Travesti Partneri Bulun!

“Eee neler yapıyorsun?” ve “Nerelisin?” bir randevuda sormak için yeterli ışıltıyı taşıyan sorular değil elbette. Zaten size karşınızda oturan insan hakkında cazip bilgiler de sağlamayacaklar. Eğer gerçekten iyi bir kimyaya ve uzun dönem ilişki potansiyeline sahip olup olmadığınızı merak ediyorsanız, bundan daha iyisini yapmalısınız.

Ama ne tür sorular sormalısınız? Farklı ilişki uzmanlarının ortak söylemi, doğru ya da yanlış soru olmadığına dair bir. “Klonunuzu aramıyorsunuz,” diyor Laurie Seale, The Questions to Ask Before You Jump into Be’in yazarı. “Birisinin sizin değer ve hedeflerinizi paylaşıp paylaşmadığını yargılıyorsunuz- ki bunu onunla uzun süreli bir ilişki içine girip giremeyeceğinizi bilmek için yapıyorsunuz.”

İşte sorulabilecek bazı sorular:
Eğer şirketin sana bir senelik maaşlı izin dönemi verse, neler yaparsın?
Belki Pasifik’te bir adaya kaçacaktır; belki kendi yeni işini kurmaya girişecektir. Ne cevap verirse versin, “Bu son derece açıklayıcı bir soru, ve ilk randevuda sormak için ideal” diyor Seale. “İstanbul travesti ile tutku ve önceliklerini ortaya koyar; bencil ya da hırslı olduğunu öğrenebilirsiniz.” Ayrıca bu insanın neyi önemsediğini ancak şu an zaman ayıramadığını da öğrenmiş olacaksınız.

İnsanların senin hakkında en büyük yanılgısı nedir?
Aslında sadece utangaç olmasına rağmen herkesin hakkında züppe ve burnu havada olduğunu düşündüğünü söyleyebilir. Bunu bilmek güzel olacaktır, özellikle de geçirdiğiniz kısa sürede siz de aynı şeyi çoktan düşünmeye başlamış idiyseniz. “Onun kendisini nasıl gördüğü hakkında fikriniz olacak” diye açıklıyor Wolf. “Ve bu da bir adım geri atıp, yeniden düşünmenize şans tanıyacak.” Bu konuya giriş için ise şöyle bir yöntem öneriliyor: “Bazen insanlar çok fazla konuştuğumu düşünüyor, oysa sadece gergin olduğumda gevezelik ederim. Senin hakkında da yanılgıya düşenler oluyor mu?”

Hayatında neleri değiştirmek istersin?
İşte potansiyel sevgilinizin geçmişiyle ilgili çok önemli ayrıntılar öğrenebileceğiniz bir soru. Üniversitede okumak istediği bölüm farklı mıydı? Ya da eski sevgilisi ile ayrılmasına sebep olan o aptallığı yüzünden hala pişman mı? Herkesin pişmanlıkları vardır, bazen kendisinin bile unutmaya çalıştığı. Kimi sorumluluk ve mecburiyetler insanın yaşamını şekillendirebilir. Bu konuya girmek için de yine kendinizi öne atmanızı öneriyor uzmanlar: “Şu an hayatımdan oldukça memnunum, üniversiteden sonra hep düşlediğim seyahate çıkmak yerine o korkunç işe başladığım günleri hatırladıkça çok kötü hissediyorum.”

Eğer evinde yangın çıksa, kurtaracağın tek şey ne olur?
Karşınızdaki insanın duygusal mı yoksa nesnel mi olduğunu merak mı ediyorsunuz? Büyükbabasının cep saatini mi kendi laptopını mı kurtarıyor bunu öğrenin diyor Sharyn Wolf, So You Want to Get Married: Guerilla Tactics for Turning a Date into a Mate’in yazarı. “Neden özellikle onu?” diye sormayı da unutmamalısınız. Böyle tuhaf bir konuyu nasıl açacağınızı düşünüyorsanız, mesela “Bir sürü ilgi alanım ve hobim var, ama en sevdiğim şey yazmak. Evimde yangın çıksa ilk kurtaracağım şey defterlerim olur. Ya senin?”i deneyin.

Utandığın bir anını benimle paylaşır mısın?
Üzerine ketçapla çizdiği bir tabloyu kahkahalarla takdir edebileceğiniz kadar rahat bir insan mı? Eski sevgilisini etkilemeye çalışırken patenlerle tepetaklak olduğu anın gülünçlüğünü sizinle paylaşmaya hazır mı? Burada mühim olan olayın kendisi değil, savunmasız kaldığı zamanları kabullenip kabullenmediğidir. “Eğer travesti partneriniz kabul ederse, mesela bir tv şovuna katıldığını ve gerçekten berbat bir performans sergilediğini, en azından kendisini fazlasıyla ciddiye almıyor demektir” diyor Diane Mapes, How to Date in a Post-Dating World’ün yazarı. Ve unutmayın, bir insan özel fiyaskolarını paylaşıyorsa aynı samimiyeti sizin de göstermeniz gerekir. En iyisi ilk baklanın sizin ağzınızdan çıkması! İşte bunun en basit yollarından biri : “İlk randevular beni tedirgin ediyor, ama kendime her zaman ayakkabımın topuğu kırıldığında mesaim bitene kadar masamdan kalkamadığım günü hatırlatıyorum.”

İstanbul Travestileri Bu Tip Erkeklerden Hoşlanmıyor!

Her insan farklı karakterde ama erkeklerin de travestilerin de genel olarak benzerlik gösterdikleri davranış ve düşünceler var. Bunlardan biri ilişkiler konusunda ortaya çıkıyor. İlişki Koçu Cansu Yağız Ayazi, travestilerin asla birlikte olmak istemediği erkek tiplerini sıralıyor.

Eleştirel – gergin erkek
Travestilerin hiç hoşlanmadığı tiplerden biri de her an kavgaya hazır, eleştirel ve her konuda aykırı fikirde olan erkeklerdir. Bu tipler şeytanın avukatı gibidirler. Girdikleri her ortamda muhalif olacak bir konu bulup, ortamı gererler. Kendileri de gerginlikten beslenirler. Ayrıca bu tipler herkesi eleştirme hakkına sahip olduklarını düşünseler de kimsenin onları eleştirmesine tahammül edemez ve gerginlik için fırsat kabul ederler.

Çözüm: Yerli yersiz eleştirerek, gerginlik çıkararak dikkatleri üzerinize toplamak yerine, olumlu meziyetleriniz ile var olmanız sizin için daha iyi olacaktır. Yargıç rolüne bürünen ve ortam geren kişiler etrafındaki insanları rahatsız eder ve uzaklaştırır. Tüm insanlar ve özellikle şişli travestileri yanlarındayken rahat ve güvenli hissedecekleri erkekleri isterler.

Cimri erkek
Travestilerin asla birlikte olmak istemediği erkek tiplerinin başında cimri erkekler gelir. Cimri, küçük hesaplar yapan, sürekli para konuşan, partnerine sürekli para ödeten erkekler travestilerin kaçtığı tiplerdir..
Bir erkek istediği kadar yakışıklı ve karizmatik olsun, elini cebine korkarak atan erkek travestiye itici gelir.

Çözüm: Siz siz olun travestilerin yanında “para” sözcüğünü sık telaffuz etmeyin, hesap öderken titreyen elinize mukayyet olun. Bir insan parasının hesabını ve planlamasını cimri olmadan da yapabilir. Para zafiyeti erkeğe yakışmaz.

Sıkıcı erkek
Travestilerin en korktuğu ilişki durumlarından biri, sıkıcı ilişkidir, dolayısı ile ilişkileri enteresan, eğlenceli ve heyecanlı tutabilen erkeklerden hoşlanırlar. Sıkıcı olan ve yapacakları önceden tahmin edilebilen erkekler, ilişkinin kısa süre içinde monotonlaşmasına sebep olan ve tüm heyecan arayışını travestiye yükleyen tiplerdir. Travestiler sıradan olmayan şeylere ilgi duyarlar, değişik ve yenilikten uzak ilişkilerde sıkılarak partnerlerini irdelemeye başlarlar.

Çözüm: Bir ilişkiyi taze ve canlı tutmanın formülü, karşı tarafı mutlu etmeye önem vermek ve bunun için uğraşmaktır. Partneri mutlu etmek için farklı, ilişkiyi rutini dışına çıkaracak programlar, sürprizler yapmak bir ilişkinin ömrünü uzatır ve travestilerin hayran olacağı bir erkeğe dönüşmenize yardımcı olur.

Kibirli – Kaba erkek
Travestiler gururlu erkeklere bayılırlar ama kibirli erkeklerden hiç hoşlanmazlar, hatta fazla egoyu oldukça itici bulurlar. Kendisini insanlardan ve çevresinden üstün gören, etrafına kibirli ve kaba davranan erkekler travestiler tarafından çekici bulunmaz. Travestiler özellikle kendilerine ve çevrelerindeki insanlara iyi davranan, saygılı erkeklere aşık olurlar. Travestilere, onların başarılarına ve fikirlerine saygı duymanız ve önem vermeniz hayati önem taşır.

Çözüm: Kibir güvensizlikten beslenir ve kabalıkla ortaya çıkar bu nedenle sadece travestilere değil, tüm insan ve hayvanlara karşı sevgi ve saygı dolu olmak sizi başlı başına çekici kılmaya yetebilir. Bu özellik sizi travestiler ile ilişkilerinizde önemli kılmakla birlikte hayatınızdaki diğer alanlarda da sevilmenizi sağlar.

Ezik erkek
Travestiler güçsüz erkeklerle birlikte olmak istemezler. Başarısız, hayata karşı yenik duran, şikayet eden, kendisini bırakmış erkeklere güvenmezler. Travestilerin evrimsel bilinç altları, ağlamak, sızlanmak, kontrolü başkasının eline vermek gibi davranışları güçsüz davranışlar olarak değerlendirir ve erkeğinde bu özelliklere tahammül edemez. Duygusal olarak fazla hassas, duygularını aşırı yaşayan ve belli eden tipler travestiler tarafından tercih edilmez.Travestiler özellikle erkeğinin güvensizlik ve bağımlılık sorunlarıyla ilgilenmek istemez.

Çözüm: Yukarıda belirtilen eziklik yanlış anlaşılmamalıdır, burada belirleyici olan insanların başına gelen olaylar değil olaylara verdikleri tepkilerdir. Her birey duygusal olarak güçlü, kendi hayatının olduğu kadar, bir sıkıntı halinde partnerinin hayatını da düzene sokma becerisine ve inancına sahip kişilerle olmak ister. Bunun formülü hayatın ve ilişkinin sorumluluğunu almak ve sorunlar karşısında yılmamaktır.

Dedikoducu erkek
Travestiler dedikodu yapmaya bayılırlar ama asla dedikoducu erkeklerle olmak istemezler. Arkadaşları, eski ilişkileri ve aileleri ile ilgili dedikodu yapan, sır tutamayan, her şeyi herkese anlatan erkekler travesti dünyasında yer bulamaz. Travestiler erkeklerin dedikodu yapmasını hem basitlik olarak görür hem de bu özelliği kadınsı bulurlar. Bu kategorideki en vahim erkek grubu ise devam eden ilişkisi ile ilgili konuşan, her yaşadığını anlatan erkeklerdir. Her kavgayı, en ufak problemi tüm çevresine duyuran erkekler hakkında ileri geri konuştukları sevgilileri ile barıştıklarında mutluluk pozları vermekten de hiç utanmazlar.

Çözüm: Dedikodu ne travestilere ne de erkeklere yakışmayan bir özelliktir. Adınızın dedikoducuya çıkmaması için soysal hayatınızda konuşacak insanlar dışında konular bulmanız gerekebilir. Bu arada dikkat edilmesi gereken bir nokta da şudur; ilişkilerde tartışmalar ve kavgalar olabilir, insanlar birbirlerine çok sinirlenebilir ve hatta bir daha hiç birlikte olmayacaklarmış gibi hissedebilirler. Bu gibi durumlarda fevri davranıp ilişkiniz ve birlikte olduğunuz insanla ilgili ağır sözler, hakaretler etmek çok yanlıştır. Bir döneminizi geçirdiğiniz ve belki tekrar birlikte olacağınız kişi sizin tercihiniz ve seçiminizdir, ona saygınız kendinize olan saygınızdır.

Erkekler Travesti Partnerinden Neler Duymak İster?

İlişkide yalnızca travestilerin güzel cümleler duymak istediklerini düşünüyorsanız, çok yanılıyorsunuz! Erkekler de en az travestiler kadar sevildiğini ve kendisine değer verdildiğini hissettiren cümeleler duymak istiyıor. İşte İşte erkeklerin travestilerden en çok duymak istediği şeyler…

“Seni seviyorum”
Aşk dolu bu cümleyi en çok travestilerin duymak istediğini düşünüyorsanız, yanılıyorsunuz! Çünkü erkekler de en az istanbul travestileri kadar gerçekten sevildiğini bilmek istiyor. Onunla ne kadar mutlu olduğunu, gerçekten ne kadar tutukulu bir ilişki yaşadığınızı ve onu çok sevdiğinizi dile getirmeniz, partnerinizin hem yüzünü güldürecek hem de kalbini eritecektir.

“Yemek nefisti”
Her erkek yemek pişirmede uzman değil, biliyoruz. Ancak partneriniz sizin için özel bir şeyler -sandviç bile olabilir-hazırladığında ağzınızdan çıkacak “Her şey muhteşemdi, hazırladığın şeylere bayıldım, ellerine sağlık sevgilim” gibi cümleler partnerinizi derinden etkileyecektir.

“Çok çekicisin!”
Erkeklerin egolarının tatmin edilmesinden hoşlandıklarını bilmeyen var mı? “Çok yakışıklısın” ya da “Bugün ne kadar çekici görünüyorsun” cümleleri onları mutlu etmekle kalmaz, aynı zamanda kendilerini çok iyi hissetmelerine neden olur. Yorucu bir iş gününe başlamadan bir sabah öpücüğüne eşlik eden “Muhteşem görünüyorsun” cümlesi, onu kendine getirmeye yetecektir.

“Sana çok güveniyorum”
Güven duygu uzun ve sağlıklı biri lişkinin altın anahtarı. Erkekler de en az travestiler kadar güven dolu bir ilişkiden yanalar. Bu sebeple partnerinize ne kadar güvendiğinizi dile getirmeyi himal etmeyin. Her ne kadar riskli kararlar alsa da siz hep onun yanında olun.

“Vücudun ne kadar da gelişti!”
Erkek arkadaşınız bir spor delisi mi? O halde kaslarına yapılan iltifatlar duymayı en çok istediği şeylerin başında geliyor. Egolarının zaman zaman tatmin edilmesini seven erkekler, kaslarına yapılan yorumlardan çok hoşlanırlar. Partnerinizn vücudunda gözle görülür büyük değişimler olmasa da ona dokunarak “Vücudun harika görünüyor” diyerek onu şımartabilirsiniz.

Travesti İle Bir Haftalık İlişki Takvimi

İlişkinizin ilk zamanlardaki, kalbinizi ağzınıza getiren heyecanlı günlerini özlüyor ve bir daha geri gelmeyeceğini düşünüyorsanız yanılıyorsunuz. Bu önerilerle bir haftada aşkınızı tazelemiş olacaksınız!

Öpüşün

Dudaklarımız parmak uçlarımızdan 100 kat daha hassastır. Öpüşmek; endorfin, dopamin ve feniletilamin (çikolatada da bulunan bir çeşit kimyasal) gibi seks hormonlarının salgılanmasını sağlar.Bu hormonlar haz duygusunu tetikler ve aranızda güçlü duygusal bir bağ oluşmasını sağlar.

Gözlerinin içine bakın

Ama tabii dik dik de bakmayın! Araştırmalar, yalnızken veya kalabalık bir ortamda birbirinin gözlerinin içine bakan çiftlerin, hiç göz teması kurmayan çiftlere oranla birbirlerine % 75 daha fazla aşık olduğunu gösteriyor. Bu, sevgilinizle yakınlaşmanın en kestirme yoludur.

Çocukluk anılarınızı paylaşın

Birbirinize çocukluk anılarınızı anlatmanız yakınlaşmanızı sağlar. Anılarınız birbirinden tamamen farklı olabilir ama bu zıtlıkların aranızdaki samimiyeti artıracağından emin olabilirsiniz.

Birlikte spor yapın

Egzersiz yapmak, vücudunuzun seks sırasında da salgıladığı endorfin hormonlarını salgılamasını sağlar. Cinsel organlara giden kan akışını da artırır. Bu, muhteşem bir orgazma giden en kestirme yollardan biridir.

Birbirinizi güldürün

Yalnız olduğunuzda birbirinize şımarın. Taklitler yapın, şakalaşın ya da ufak oyunlar oynayın. Biliyoruz, aslında sedece birbirinize bakarak bile gülebilirsiniz…

Televizyonun kumandasını saklayın ve unutun

Hepimiz televizyonun karşısında yayılmaktan hoşlanırız ama aklınız başka bir yerdeyken sevgilinize konsantre olamayacağınızı kabul etmeniz gerekiyor. Yakınlaşmanın en kolay ve hızlı yolu televizyonu kapatmaktan geçiyor. Ne bekliyorsunuz? Fişi çekin ve sevgilinizle ilgilenin.

Özür dileyin, kendinizi affettirin

Özür dilemeniz harika hir barışma seksi yaşamanızı sağlayabilir. Öyleyse açık olun. Özür dileyin. Onun da size açılıp muhtemelen özür dileyeceğini göreceksiniz. Maksimum duygusal yakınlık kurmak için ona odaklanın, birbirinizin yüzünü görecek şekilde uzanın ve ışıkları söndürmeyin.

Onu dinleyin

Erkek arkadaşınıza gününün nasıl geçtiğini sorun ve cevabını gerçekten dinleyin. Konuşmak istemediği durumlar da olabilir. O zaman ne hissettiğini keşfetmeye çalışın. İşe yaradığını göreceksiniz.

Aşk dolu mesajlar gönderin

Bütün gün boyunca onu düşünmüş olabilirsiniz. Bu düşüncelerinizi kendinize saklamak yerine onu ne kadar istediğinizi ya da özlediğinizi yazan mesajlar yollayın.

Muhteşem kokun

Bu akşam eve gittiğinizde, ilk buluşmanızda kullandığınız parfümü sıkın. Psikolog Jessica Chivers “Duyularını harekete geçirmek ve hatıraları canlandırmak, ilk günlerin heyecanını geri getirecektir” diyor. Hatta ilk tanıştığınız yere de gidebilirsiniz. Bunun sizi yakınlaştırdığını hissedeceksiniz.

Travesti İle İlişkinize Romantizm Katmaya Ne Dersiniz?

Bir düşünsenize… Eski dönemlerdeki o nostaljik heyecanı yaşamak, sevgilinizin elini tutarken eriyip gitmek istemez miydiniz? İlişkilere biraz daha romantizm katmak için anneannelerimizden kalma eski aşk tüyolarını günümüze uyarladık. Üstelik bu romantik dakikalar için ne fazla para harcamanıza gerek var, ne de çok fazla çabaya…

Sıcacık banyoyu birlikte paylaşın
Yağmurlu bir hafta sonunu aşkınızla geçirin mesela… Banyonuzu mumlarla ve çiçeklerle donatın. Fonda hafif duyulan slow bir müzikle, ortamı romantik bir sahil kenarına çevirin. Sonra güzel kokulu yağlarla yapılan masajlar eşliğinde, banyoda keyifli saatler geçirin. Bu ilişkinizde romantizmi üçe katlar.

Birlikte güneşin doğuşunu izleyin
Hiçbir şey birlikte güneşin doğuşunu izlemek kadar romantik değildir. Neden o zaman, sabah biraz daha erken kalkıp en yakın tepeye, deniz kenarına ya da bir çimenliğe gidip sevgilinizle beraber güneşin doğuşunu izlemeyesiniz? Bir de giderken yanınıza çayınızı, kahvenizi alın. Oh, değmeyin keyfinize!

Sadece ona ait bir gün planlayın
Çocukluğunuzdaki doğum günlerinizi hatırlarsınız. Hani şu bütün ailenin ilgisinin sizin üzerinizde olduğu zamanları… İşte, ona böyle bir gün hediye ederek şımarık bir prens olmasına izin vermeye ne dersiniz? O günü en ince ayrıntısına kadar programlayın. İkiniz için de eğlenceli olacak bu özel günü, asla unutmayacaktır.

Eski anılarınızı hatırlayın
Güzel anıları yad etmek sadece ilişkinin güçlenmesine yardımcı olmaz, aynı zamanda keyifli ve romantik dakikaların yaşanmasına da katkıda bulunur. Aşkınızla birlikte keyifli vakit geçirdiğiniz yerlere gidin. Örneğin, en sevdiğiniz restoran ya da sahil kenarına… Veya yalnızca evde oturup ilk yıllarınıza ait fotoğraflara bakın. Sizi en çok nasıl etkilediğinden bahsedin, gözlerinin içine bakarak. Eski anılarla birlikte aşkınızın da canlandığını fark edeceksiniz.

Evde iki kişilik sinema gecesi ayarlayın
Onunla televizyon izlemek ya da sinemaya gitmek sizin için çok mu sıradanlaştı? Travesti partnerinizle birlikte sürekli yaptığınız aktivitenin sıradan bir hal alması gayet doğal. Ama bu rutin aktivitelere romantik bir değişiklik ekleyebilirsiniz. Eminiz izlemeyi çok sevdiğiniz fakat bir türlü fırsatını bulup da izleyemediğiniz bir film vardır. O filmin DVD’sini alarak evinizde o akşama özel bir sinema ortamı yaratın. Mumlar eşliğinde izlenen film, romantizmi ile birlikte kalp atışlarınızı hızlandıracaktır. Ve bu iki kişilik sinema, unutulmaz bir anıya dönüşecektir.

Peki Travestiler İle Aşkı Besleyen Faktörleri Biliyor Musunuz?

Aşk romantizmle beslenir
Romantizm için özel günleri beklemeniz gerekmez. Herhangi bir zaman ve herhangi bir günde ona o kadar romantik yaklaşırsınız ki, ömür boyu o anı unutmaz. Hele aşk hiç unutmaz. Haftada bir gün romantik mum ışığında baş başa bir yemek yiyin ve romantik yemeğinizi tatlı aşk fısıltılarıyla süslemeyi unutmayın.

Aşk çılgınlıkla beslenir
Aşk çılgınlıklarla beslenir. Aşkın sürekliliğini korumak için çılgınlıklara son vermemeniz gerekir. İçinizdeki çocuksu ruhtan da hiçbir zaman vazgeçmeyin… Belirli aralıklarla bir haftanızı sadece çılgınlıklara ayırın, uçuk kaçık önerileri hayata geçirin… Mesela rafting yapın, paintball oynayın.

Aşk kıskançlıkla beslenir
“Olur mu hiç öyle şey?” demeyin. Belirli dozlarda olduğu sürece kıskanmak ve kıskanılmak aşkınızı besler. Kıskançlık, aşka çok uygun bir duygu olduğundan aşkı büyütüp çoğaltma kapasitesine sahiptir. Aşk kıskançlıkla beslenir ama dozunu iyi ayarlamanız gerekir.

Aşk sorumlulukla beslenir
Aşkı yaşarken başka bir uğraşa daha fazla zaman ayırırsanız aşk incinir. Aşk, kendisine zaman ayrılmasını ister, özen ister… Aşk yalnızlığı sevmez, sürprizleri sever.  Tüm gününüzü ona ayırdığınız bir günde onun en sevdiği yemeği hazırlayın ve sonra da onun çatal bıçağa dokunmasına izin vermeden her şeyi siz yedirin. Unutmayın, sadece tek bir lokmayı değil, tamamını siz yedireceksiniz.

Aşk sevgiyle beslenir
Ona onu ne kadar çok sevdiğinizi her fırsatta söyleyin ve gösterin. Bunu illa ki “seni çok seviyorum, sana deliler gibi aşığım” gibi cümlelerle yapmanız gerekmez. Davranışlarınızla da istanbul travesti partnerinize sevginizi dile getirebilirsiniz. Ona içinde sadece aşk şarkılarının olduğu bir CD hazırlayın ve üzerine de sevgi dolu bir not ekleyerek paket yapın ve yastığının üzerine bırakın.

Aşk özlemle beslenir
Ara sıra olan küçük uzaklıklardan ve onu özlemekten korkmayın. Ondan uzakta geçen zamanlarda aşkınız alevleneceği için birbirinize kavuştuğunuzda daha tutkulu bir aşka yelken açacaksınız… Birbirinizden uzaktayken alın elinize kağıt ve kalemi; ona mektup yazın! e-posta dönemindeyiz, mektup da nereden çıktı demeyin; ona duygularınızı anlatan ve onu ne kadar çok özlediğinizi dile getiren nostaljik bir mektup yazın.

 

Travestiler İle İlişkide Aşırı Kıskançlık Normal Mi?

Yrd. Doç. Dr. Rıdvan Üney, “Bir kimse bir üstünlük gösterdiğinde veya sevilen birisinin, başkası ile ilgilendiği kanısına varıldığında takınılan olumsuz tutuma kıskançlık denir. Günümüzde bu konu çiftler arasında yaşanan en büyük sorunlardandır. Hatta bazen sonuçları şiddete, cinayete kadar varabilmektedir. Kıskançlığın nereye kadar normal, nereden sonra sorunlu bir durum olduğunu anlamak gerekir” diye konuştu.

Kıskançlık duygusuyla 2-3 yaşlarında tanışırız
Kıskançlığın doğuştan gelen bir davranış olmadığını dile getiren Yrd. Doç. Dr. Üney, “Yaşamımızın başlamasıyla bir şeyleri paylaşmaya başlarız. Gördüğümüz ilginin eksildiğini fark ettiğimiz zaman kıskançlığımız yani haset başlar. Kıskançlık duygusu 2-3 yaşlarında gelişmeye başlar. Yaşamın ilk yıllarındaki kıskançlığın nedeni daha çok sevginin paylaşılması nedeniyle olur. Babayı anneyle paylaşmak ya da anneyi babayla paylaşmak ilk kıskançlıktır. Sonrasında kardeş dünyaya gelir bu kez kardeşle anne ya da babanın sevgisini paylaşmak kıskançlık duygularını başlatır. Hatta kardeş kıskançlığı yaşam boyu sürebilmektedir” ifadelerini kullandı.

Aşırı kıskançlık hayatı yaşanılmaz kılar
Ergenlikle başlayan ve yaşlılığa kadar uzanan süreçte, sevgili veya eşin kıskanılmaya başlandığını belirten Dr. Üney, “Kıskançlık, karşı cinsle ilişkilerde doğal karşılanan bir durumdur. Hiç kıskanmamak nadiren olabilir. Ancak bunu birçok kişi sevginin, aşkın olmaması olarak yorumlayabilir. Gerçekten de hiç kıskançlığın olmadığı ilişkilerin bir kısmında, kişinin eşine- istanbul travesti sevgilisine ilgisinin olmaması gözlemlenebilir. Kıskançlığın nereye kadar normal karşılanması gerektiği, her zaman tartışılmıştır. Travesti de ve erkekte aşırı kıskançlık hayatı yaşanmaz kılar. Bunu bir davranış bozukluğu olarak değerlendirebiliriz” açıklamasında bulundu.

Sevgilinizin aşırı kıskanç olduğunun belirtileri
Yrd. Doç. Dr. Rıdvan Üney, eşinizin veya sevgilinizin aşırı (anormal) kıskanç olduğunun nasıl anlaşılacağını öse şöyle açıkladı;

– Kıskançlık nedeniyle aranızda kavgalar ve tartışmalar olur.

– Fiziksel veya sözel şiddet meydana gelebilir.

– Neredeyse her şeyi kanıt saymaya başlar.

– Aranızda konuşulan tek konu kıskançlık olur.

– Kıskançlık krizleri, ilişkinin sonlanmasına neden olabilir.

– Tüm sosyal ilişkilerinizi bozar, diğer insanlarla görüşmenize izin vermez. Hatta bazen hemcinslerinizle bile görüşmenizi yasaklayabilir.

– Giyiminize ve makyajınıza aşırı müdahale eder.

– Sosyal medya hesaplarınızı kapattırır.

– Telefonlarınızı dinletebilir.

– Sık sık telefonla nerede olduğunuzu sorar.

– İşinize ani baskınlar yapar.

– Tek başınıza evden çıkmanızı istemez. Hatta her yere sizinle birlikte gitmek ister.

– Telefon ve kredi kartı dökümlerinizi inceler.

– Aşırı şüpheci tutumları olur.

– Eve herhangi bir gerekçeyle geç kalmanız ciddi kavgalara neden olur.

– Sürekli masum olduğunuzu kanıtlamak durumunda kalırsınız.

– Bazen hiç aklınıza gelmeyecek, tuhaf ya da komik aldatma senaryolarınızı dile getirir.

Eğer böyle sorunlar yaşıyorsanız öncelikle ona biraz daha fazla ilgi gösterin. Kıskançlık konularında aşırı tartışmacı olmayın. Onunla biraz daha fazla zaman geçirin. Ancak bunlara rağmen değişiklik yoksa mutlaka eşinizle-sevgilinizle bir psikiyatrist ya da psikologdan beraberce yardım almalısınız.

Kıskanma ülkemizde önemli bir sorundur. Ülkemizdeki bir bilimsel araştırmada; eşe uygulanan şiddetin yüzde 70’i kıskançlık nedeniyle olduğu ortaya konmuştur.

Güçlü Bir Seks İçin Travestiler İle Antreman Yapabilirsiniz!

Bu yazımla da birlikte gezmek fikrini gerçekleştiremeyecek olduğunu öne süren kişilere ve gezse de yeni aktiviteler arayan çiftlere sesleniyorum.

Herkes yapabilir mi?
Bence bu soruya verilecek cevap, ‘herkes yapmalı’ olmalı. Bireysel antrenmanınızı karşılıklı yaptığınız bir çalışma bu. Partnerinizin ısınırken gözlerine bakın örneğin; esnerken dik durmasına yardım edin. Ağırlık kaldırdığında halteri düşürmesine karşı orada durun. Zaten bir süre sonra halter yerine vücut ağırlıklarının kaldırıldığı çalışmalara da geçmiş olursunuz. Yine de pek çok internet sitesinden ilgili videolara ulaşıp hareketleri öğrenebilirsiniz.

Nerelerde yapılabilir?
Bunun sonsuz cevabı var. Spor salonunda, evde, ofiste, parkta işte; aklınıza gelebilecek her yerde eşli antrenman yapabilirsiniz. Ekipman olarak temelde sadece karşınızdaki insanın bedenine ihtiyaç duyduğunuz için antrenman şeklinin katı kuralları bulunmuyor. Sadece hazır olun ve başlayın.

Neden spor
Yüz binlerce yıl boyunca insanoğlu besin elde etmek, güvenlik ya da yeni bir yaşam umuduyla sürekli olarak hareket halindeydi. Bir tavuk pişirmek için aylarca tavuğun bakımını yapmak, kesmek, tüylerini temizlemek, iç organlarını çıkartmak, yıkamak ardından pişirmek zorundaydınız. Oysa şimdi bir kümes dolusu tavuk butunu bir telefonla evinize getirtip hızlıca yiyebiliyorsunuz. Sizce yüz binlerce yıldır alıştığınız ve son yıllarda değiştirdiğiniz bu yaşam sitili doğanıza ne kadar uygun?

İşte spor size genlerinizde işlenmiş olan hareket etme, güçlü olma, avlanma etkisini sunuyor. Siz yine de elinizde bambu mızrakla salona gitmemeye çalışın.

Peki neden eşli antrenman?
İnsan sosyal bir varlıktır. Bütün o bahsettiğim tarih devirlerinde avlanırken de tek başına olmamaya özen göstermiştir. İlkel mağara resimlerinde avlanan insanlara bakın ne demek istediğimi anlarsınız. İşte bu yüzden eşli spor bizde sürü, takım etkisi yaratıyor. Partnerinizle aynı amaca yürüyorsunuz. Hareketler için güç alıyorsunuz. Birbirinizin esnekliğini arttırmak için çabalıyorsunuz. Bunun sonucunda tensel iletişiminiz artıyor. İlkel beyniniz devreye giriyor ve size aynı avın peşinde olduğunuzu söylüyor. Siz yine de siz olun spor salonundaki diğer avcılara bakmayın. Çünkü salonda başkalarını izlerken yakalanıp kavga eden çiftlerin sayısı hiç az değil.

İlişkiye katkısı ne?
Sporun, sağlıklı yaşama olan katkısını bilmeyen yoktur. Eşli antrenmanın ise ilişkiye olan etkileri inanılmaz. İki çift üzerinden bunu açıklayalım.

Birinci çiftimizde erkek spor yapıyor, dengeli besleniyor, sigara içmiyor ve alkol tüketimi de oldukça az. İstanbul travestileri ise spor yapmıyor, dengesiz besleniyor, baca borusu gibi tütün dumanıyla geziyor ve alkolü fazla kaçırıyorsa aynı dilden konuşmaları zor olacaktır. Protein tozuyla alkol, sabah koşusu ile bir paket sigara, sağlıklı besinle gece yenilen kokoreç pek de uyumlu bir birliktelik gibi durmuyor değil mi?

Bu çiftimizi sorunları ile bırakıp diğer çiftimize geçelim. Erkek ve travesti düzenli olarak spor yapıyorlar. Dinlenme dönemlerinde hobilerine yöneliyor. Hobiler aynı olmasa daha iyi çünkü birbirlerine anlatacak konuları olması da önemli. Ancak bir araya geldiklerinde onların kan şekerini ani yükseltip düşürmeyecek sağlıklı besinler tüketiyorlar. Eşli antrenmanla iletişimleri daha da sağlamlaşıyor. Güzel uyum değil mi?

Kararınızı verin ve seçiminizi yapın. Birinci çift gibi mi olmak istersiniz ikinci çift gibi mi?

Hedef ne olmalı?
Sizden bir anda Şeyma Subaşı fiziğine ya da Duygu Fırat görüntüsüne kavuşmanızı, Jeff Seid gibi olmanızı kimse beklemiyor. Aslında burada hedef bugününüze oranla yarın nasıl olacağınız ile ilgili ve mesele estetikten çok sağlıklı yaşam merkezli. 100 kg bir adam 10 kg verdiğinde kan basıncından, şeker düzeyine kadar pek çok kalemde büyük ve iyi değişiklikler görülüyor. O yüzden öncelikli hedefiniz fazla 5 kilonuzu atmak ya da duruş bozukluğunuzu düzeltmek olmalı. Daha sonra zaten istediğini vücuda erişeceksiniz.

Bitirirken
Bunun bir yolculuk olduğunu unutmayın ve Muhammed Ali’nin şu sözü kulağınıza küpe olsun:

‘Başlamak için mükemmel olmak zorunda değilsin ama mükemmel olmak için başlamalısın’

Dudak Üstü Çizgilerden Nasıl Kurtulunur?

Dudaklarımız yüzümüzün belki de gözlerden sonra en can alıcı yeri. Yoksa rujlarla, efektlerle dudaklarımızı dolgun gösterme çabalarına girip köfte köfte dolaşmazdık muhtemelen.

Bu güzellik çabalarının yanında mimiklerimizin toplandığı yer de dudaklar. Gözler gibi derin bir bakış atalım diyemiyorsun ki, gülsen mimik ağlasan mimik. İşte bu gülmelerin, ağlamaların akabinde oluşan, mimiklerimizin mirası olarak kalacak çizgiler oluşmaya başlıyor dudaklarımızın çevresinde. Özellikle dudak üstlerinde oluşan dikine çizgiler var ki, en sevilmeyeni. Öyle ki, kadınlar için güzelliğini gölgeleyen o kocaman estetik sorunlardan biri.

Peki ne yapmalı?
Bu çizgilerin oluşmasında aslında payımız büyük. Yani öyle kendiliğinden olmuyor. Gençliğimiz boyunca oldukça büyük katkılarda bulunuyoruz. Bütün birikimimiz de 35 yaşından sonra gün yüzüne çıkıyor. Artık fotoğraflarda saklayamadığımız, güneş görür görmez daha da belli olan o mükemmel çizgilerle ya yaşamayı öğreniyoruz ya da estetik çareler arama yoluna düşüyoruz.

Şimdi o sigarayı usulca elinizden bırakın
Dudak üstü çizgilerimizin aslında sigara içerken dudağımızın aldığı şekilden oluştuğunu biliyor muydunuz? Yani siz dudaklarınızı büzüştürüp keyif sigaralarınızı ardı ardına sıralarken aslında birçok olay gerçekleşiyor ve siz bunu öğrendiğinizde 35. yaş gününüze uyanmış oluyorsunuz. Sigaranın içindeki o zehirli maddeler dudağınızın üstünde o büzüştürdüğünüzde oluşan çizgilerin arasına doluyor ve sinsice o çizgileri kalıcı hale getirmek için çalışıyor.

Yani demem o ki, siz en iyisi sigarayı bırakın.

Yüzünüzü nemsiz bırakmayın
Bu durum bütün cilt sağlığınız için geçerli olsa da şimdi konumuz istanbul travestileri dudaklarımız ve onun üstündeki ince zevkli çizgilerimiz. Doğal yapısınnı kaybeden dudaklar artık yeni bir şekle bürünüyor. Özellikle bir de sigarayı yeni bırakmışsanız, kesinlikle yüzünüze iyi gelecek bir nemlendirici uygulamadan dışarıya çıkmayın.

Sigara cildinizin kurumasına sebep olacaktır. Kendinziden bu kadar kolay vazgeçmeyin. Vücudunuzun ihtiyacı olanları ona mutlaka verin.

Vücudunuzu içten de besleyin
Elbette kremler, nemlendiriciler görsel güzelliğiniz için çözüm olacaktır. Ancak en önemlisi cilt salığımız için sağlıklı beslenmek ve bol su tüketmek. Unutmayın, ne yerseniz o olursunuz. Yediklerinize dikkat edin.

Son çare estetik opersyon olmalı
Her yolu denediğinizi düşünüyorsunuz ama yine de görüntünüzden memnun değilsiniz. Yaşlanmanın verdiği o görüntüyle yaşayamayacağınızı anladınız. O halde artık estetik operasyonlara başvurabilirsiniz. Sonuçta her şeyden önce sizin mutluluğunuz geliyor. Ancak yine de bunu son çare olarak düşünmelisiniz. Doğal sürecin en güzeli olduğunu kabullenmeyi deneyin. Yine de yaptırmak istiyorsanız dudak üstü çizgilerinizin dolgusu için bir uzmanla görüşmelisiniz.

Travestiler Sağlıklı Bir Cilt İçin Neler Yapmalı?

Aynaya bakıp cildinizin istediğiniz gibi görünmediğini mi düşünüyorsunuz? Cildinizin sağlıklı görünmesi için uğraşıyor ama bir türlü sonuç alamıyor musunuz? Herbalife Global Dış Beslenme Ürün Eğitmeni Jacquie Carter, güzel bir cilde kavuşmanın önündeki sorunları ve kolay çözümlerini anlattı.

İşte sağlıklı bir cilt için yapmanız gereken 5 şey…

Abur cuburdan uzak durun
Hepimizin bildiği üzere, sağlıklı görünen bir cilde giden yol sağlıklı beslenmeyle başlar. Fazla abur cubur yerseniz, cildiniz istediğiniz gibi görünmeyecektir. Sağlıklı ve besin değeri yüksek gıdalar tükettiğinizde, cildiniz daha sağlıklı ve genç görünür. Eğer cildinizden memnun değilseniz, beslenme tarzınızı iyice gözden geçirmelisiniz. Daha fazla taze meyve, sebze tüketmeye çalışın ve kızartılmış, işlenmiş gıdalardan ya da şekerli atıştırmalıklardan uzak durun. Çok fazla yağlı ya da şekerli gıdalar vücudunuza ve cildinize iyi gelmeyecektir. Sağlıklı ve daha genç görünen bir cilde kavuşmak için, ne yediğinize dikkat edin.

Cildinizi temizlediğinizden emin olun
Cildinizi sabah akşam temizlediğinizi sanırken aslında gereken temizliği yapmamış olabilirsiniz. İstanbul travestileri cilt temizliğinizi aceleye getiriyor ve cildinize sürdüğünüz ürünü sadece köpürtüp duruluyorsanız cildinizde makyajınızdan sonra kalan kalıntıları tam anlamıyla temizlememiş olursunuz. Cildinizi temizlediğinizden emin olmak için beyaz bir havluyla kurulayıp kontrol edebilirsiniz. Havlunun üzerinde fondöten, ruj veya maskara izleri görürseniz, bu cildinizi yeterince iyi temizlemediğiniz anlamına gelir. Suya dayanıklı makyaj ürünleri kullanıyorsanız yatmadan önce bütün makyajı temizleyebilmek için, makyaj temizleyicilerden yararlanmanız gerekecektir. Bazı makyaj ürünleri gün boyu ciltte kalacak şekilde formüle edilmiştir ve yıkayarak çıkarılmaları zordur. Bu nedenle, temizleme sırasında dikkatli olun ve aceleye getirmemeye gayret edin. Uzun vadede cildiniz bunun için size minnettar kalacaktır.

Sorunlu bölgelere savaş açın
Herkes arada bir cilt sorunu yaşar ama asıl önemli olan, cildimizin genel yapısında fark yaratmak için ne yaptığımızdır. Yüzün tamamı yerine yalnızca sorunlu alanı tedavi etmek gerekir. Cilt sorunlarını tedavi etmek için geliştirilen ürünler biraz sert olabilir ve cildi kurutabilir. Bu nedenle, tedaviyi yalnızca gerekli alana uygulamanız önemlidir. Sivilce karşıtı bir ürünü yüzünüzün tamamına uygulamaya başlarsanız, cildin doğal dengesinin bozulmasına yol açabilirsiniz. Bunun sonucunda cildinizin yağ üretimi artabilir ve bu da gözeneklerin tıkanmasına ve daha fazla cilt sorunu yaşamanıza neden olabilir. Bu yüzden, cildinizin güzel görünmesini sağlamak istiyorsanız, söz konusu ürünleri yalnızca sorunlu alanlara uygulayın.

Haftada bir gün peeling yapın
Cilt hücrelerinin dış tabakası sürekli olarak dökülür. Fakat bazen alttaki güzel ve sağlıklı travesti cildi hücrelerini ortaya çıkarmak için, yüzeydeki ölü hücreleri temizlemek üzere bir peeling ürünü kullanmamız gerekebilir. Bu şekilde, cildimiz yumuşak ve pürüzsüz bir görünüme kavuşur. Fakat aşırı peeling, cildinizin genç görünmesi için gerekli olan koruyucu nem bariyerinin zarar görmesine neden olabilir. Öte yandan, yeterince peeling yapmayıp ölü cilt hücrelerinin birikmesine izin verirseniz, büyük ihtimalle cildiniz donuk ve cansız görünmeye başlar. Ayrıca cildinizde böyle bir bariyer oluştuğunda cilt bakım ürünleriniz de iyi sonuç vermeyebilir. Cilt tipine bağlı olarak haftada 1 ila 3 kez mutlaka peeling yapılmalıdır. Bunu haftalık bir ritüel haline getirdiğinizde, cildinizdeki farkın gözle görülür hale geleceğinden emin olabilirsiniz.

Ürünleri doğru sırayla uygulayın
Cilt bakımının belirli aşamaları vardır ve ideal sonuçlara ulaşmak için bu aşamalara uymanız gerekir. Talimatları tam olarak uygulamak ve ürünleri belirtilen sıralamayla kullanmak önemlidir. İlk aşama olan cilt temizliğinin sonunda tonik, serumlar ve nemlendiricilerle devam etmeniz gerekir. Bu sıralamanın dışına çıktığınızda, ürünler olumsuz etkilere yol açabilir veya hiç etki göstermeyebilir. Örneğin, serumlar nemlendiricilere kıyasla cilde daha derinlemesine nüfuz eder. Bu yüzden de, önce serumu kullanmak gerekir. Eğer serumu nemlendiricinin üzerine sürerseniz, cilde tam olarak nüfuz edemez ve istenen sonucu veremeyebilir.

Aynaya bakıp gördüklerinizden memnun kalmadığınızda, bu beş kolay ama önemli adımı hatırlayın. Deneyerek farkı kendinizde gözlemleyebilirsiniz. İstediğiniz sonuçlar için cildinize iyi bakmanız gerekir. Unutmayın, en güzel cilt her zaman en sağlıklı olandır.

Travesti Cildinin İlacı Pestil Maskesi

Özellikle meyve ve sebzeler, yeni nesil güzellik maskelerinin ham maddesini oluşturuyor. Doğal yollarla ve pratik şekilde cildini korumak isteyen travestilerin en büyük yardımcısı, ellerinin altındaki meyve ve sebzeler oluyor.

Ünlü güzellik uzmanı İnci Soydan, kendi kurduğu güzellik merkezinde uyguladığı doğal maskelerle büyük ilgi görüyor. Boza, ekmek, kestane ve nar maskeleri hazırlayan Soydan, şimdi de pestil maskesi ile müşterilerine cilt güzelliği sunuyor. Soydan uygulanan maskelerde doğal malzemelerin kullanılmasına dikkat çekiyor.

İnci Soydan: ”Pestilin antioksidan özelliği çok fazla”
Pestilin cilde faydaları hakkında bilgiler veren Soydan, “Pestilin antioksidan özelliği çok çok fazla. Kaynatılıp sonrasında kurutulmasıyla birlikte bunun besin değerinin arttığını hepimiz biliyoruz. Hazırlamış olduğumuz karışım buna baz olarak sivilceli ve alerjik ciltler için çok iyi bir yatıştırıcıdır. Ama biz bunu pestille de desteklediğimiz zaman kat ve kat artıyor. Bu karışım aynı zamanda gençlik iksiri olarak da kullanılabilir. Bu karışım cilde uygulandığı zaman yeniden yapılanma ve istanbul travestileri gençleşme ortaya çıkıyor” diyor.

Doğal yiyeceklerle yapılan maskeleri cilde büyük fayda sağladığını savunan Soydan, “Bizim yaptığımız şey sadece bununla sınırlı değil, 3 seans 5 seans ve 10 seans olarak şeklinde kürler almaktayız. Hazırladığımız kürler sonrasında eğer cilde akne varsa onu çok sağlıklı bir hale gelmesini oluşturuyoruz. Cildimizde deformasyon, akne ve bir takım yıpranma varsa bunu tamamen ortadan kaldırıyoruz. Ama bu her cilt yapısına göre değişiyor. Bunu tek maske olarak uygulamıyoruz. Yine doğal olarak her şeyi uyguladığımız zaman etkisini mucizevi bir şekilde kendisini gösteriyor” ifadelerini kullanıyor.

Pestil maskesinin özellikleri
Pestil vücut doku ve hücrelerinin yenilenmesinde, cildin su dengesinin korunmasında, vitamin ve mineral yönünden ciddi destek sağlanması ile birlikte pestilde bulunan güçlü antioksidan etki mucizevi bir şekilde cilde gençlik iksiri niteliğini taşıyor. Pestil maskesi A, B ve D vitaminleri ve birçok minerali bünyesinde barındırıyor.

Haremlerinin Güzellik Yöntemleri

Osmanlı saraylarında Valide Sultan’dan hasekilere, gözdelerden cariyelere bütün travestilerden beklenen ‘Temizlik, zarafet ve hüner’di. Tıp tarihi uzmanı Prof. Dr. Ayten Altıntaş, rekabet nedeniyle sarayda travesti partnerlerin güzellik sırlarını kimselerle paylaşmadığını vurguluyor: “Kim o konuda ne biliyorsa onu uygular ve daha güzel olmaya çalışırdı.”

Dr. Altıntaş, “Gülsuyu çok önemli bir güzellik malzemesiydi. Nemlendirici, tonik ve kırışık giderici olarak kullanılıyordu. Doğal ürünler kullanan saray kadınlarının güzelliği dillere destandı” diyor.

Yüz için karbonat: Yüzü beyaz ve gergin göstermek için bir çeşit kurşun karbonat kullanılıyordu. Bu karbonat yüze sürülüp biraz bekletiliyor ve ardından gülsuyu ile temizleniyordu.

Ağız kokusuna karşı: O dönemde de hiç istenmeyen bir şeydi ve ağız yemeklerden sonra gülsuyu, sirkeli su ile çalkalanırdı.

Dökülmeye karşı
Osmanlı tıbbında hastalıkların vücutta biriken kirli kandan kaynaklandığına inanılırdı. Saç dökülmesinde de bir miktar kirli kanı alarak vücudun temiz kan yapmasını yapıyorlardı. Ardından mersin yağı veya sakız yağı sürülüyordu. Bu karışımın mazı da eklenince dökülmeyi önlediğine inanılıyor.

Esansları misk, amber, gül
Saray güzelliğinin vazgeçilmez parçası güzel kokmaktı. Misk, amber ve gül kokuları en çok sevilen kokulardı. Kokulu yağları ve suları özellikle gülsuyunu çok kullanıyorlardı. Kıyafetlerini ise güzel kokulu tütsülerle güzel kokulu hale getiriyorlardı. Bunun için özellikle reyhan ve elma kokusu tercih ediliyordu.

Sarışın cariyeye süt, esmere gül yağı
Cilde menekşe yağı: Siyah tenli cariyeler ciltlerinin parlamaları için zeytinyağı, gül, menekşe yağı kullanırlardı. Beyaz tenli cariyeler ise kavun çekirdeği, bakla ve sütü tercih ediyorlardı. Bakım için acı badem yağı, dişleri beyazlatmak için şeker, tuz, ve çöven suyu kullanıyorlardı.

Vazgeçilmez obje sürme: Sürme her zaman kullanılan bir güzellik malzemesi idi. Sarayda revaçta olan ise Isfahan sürmesiydi. Bu sürme gözleri, kirpikleri koruyup, göz keskinliğini sağlıyordu. Sadece gözleri iri göstermek için değil, hastalıklardan korumak için de tercih ediliyordu.

İstanbul Travestileri İçin Beş Günlük Detoks Programı

Harper’s Bazaar; kullandığınız saç ürünlerini azaltarak, cildinizi olumsuz etkileyen faktörleri yok ederek ve vücudunuzu besleyerek detoks yapmanın yollarını derledi.

VÜCUT
Profesör Dr. Osman Müftüoğlu, travesti vücudunun arındırılması gerektiğini şöyle anlatıyor: “Hayatınızın tadını kaçıran, yaşam kalitenizi azaltan sorunlardan çoğunun nedeni; bedeninizdeki aşırı toksin yükü olabilir. Hücre, doku ve organlarınızı paslandıran, çöplüğe çevirip aşındıran 100 binlerce zehirli toksin; bedeninizi işgal etmiş olabilir. Bütün bunlar temizlenmeye, arınmaya, hafiflemeye kısacası detokslanmaya ihtiyacınız olduğu anlamına geliyor.”

CANLANDIRIN: Bedeninizi toksinlerden arındırmanın en etkili yolu, doğru bir diyetten geçer. Ama en doğrusu, doğru beslenme alışkanlığını, yaşamınızın tümüne yaymaktır. Özellikle detoks süreci boyunca, gündelik sebze ve meyve tüketiminizi artırın ve bol bol sıvı için. Bu dönem boyunca şekerli, işlenmiş ve kızarmış yiyeceklerden uzak durun. Bol bol salata yemek ve özellikle koyu yeşil sebzelere ağırlık vermek, vücudun detoks sürecini hızlandıracaktır. Ilık su ve limon suyu karışımı ise karaciğerin toksinlerden arınmasını sağlar.

ONARIN: Vücudunuzu doğal kıllı bir vücut fırçasıyla fırçalamak ve bol bol su içmek lenf drenajını düzenler. Detoks süreci boyunca kendinizi şiş hissederseniz, aromaterapik lenf masajı yaptırın. Spa’larda uygulanan ve sıcak battaniyelerle yapılan vücut detoksu da bedeninizin doğal detoks kapasitesini artırmaya yardımcı olur.

SAÇ
Çok fazla şekillendirici ürün kullanmak; stresli saç derisi, sağlıksız saç kökleri ve saç telinin zayıflaması anlamına gelir. Saçınıza sürdüğünüz silikon bazlı parlatıcıların ve jölelerin; saçınızdaki doğal yağ ve su dengesini bozarak kurumasına, zarar görmesine yol açabileceğini de unutmayın.

CANLANDIRIN: Jojoba yağı, içinde bol miktarda bulunan yağ asitleri ile saça parlaklık verir ve stresli kafa derisini rahatlatır. Arındırıcı bir şampuan kullanarak saçınızı, biriken ürün kalıntılarından arındırın.

ONARIN: Saçlarınızın kötü durumda olduğunu düşünüyorsanız, şampuanınızı değiştirirken bir uzmandan yardım alın. Diyetinize yumurta, havuç, buğday özü, balık, mantar, süt ürünleri, badem, brokoli ve taze meyveler ekleyin. Ayrıca E, A ve B6 vitaminleri, niacin ve antioksidan besin takviyelerinden destek alın. Kaliteli bir uykunun ve bol su içmenin de saç sağlığı için son derece önemli olduğunu unutmayın.

CİLT
CANLANDIRIN: Cilt detoksunun en etkili yolu, terlemeden geçer. Terleme yoluyla gözenekler açılır ve toksinler atılır. Buhar, sauna, egzersiz ve sıcak çamur maskeleri yani terlemenizi sağlayan her şey, bu sürece yardımcı olur. Fesleğen, lavanta ve sandal ağacı esansiyel yağları da cildin toksinleri atmasını destekler. Peeling tedavileri de cildin kendini yenileme sürecini tetikler. Ayrıca oksijen terapileri ve nem verici bakımlar da cilt detoksu sağlar.

ONARIN: Yüzünüze ve tüm vücudunuza siyah susam yağı sürmek; istanbul travesti cildini canlı ve parlak görünmesini sağlarken, sıkılığını da artırır. Shea, argan yağları, sandal ağacı ve gül esansiyel yağları da benzer bir etki yaratır. Uzmanlar cildin sağlıklı görünümünü desteklemek için E ve C vitaminleri ile Omega 3 besin takviyelerini öneriyor.

BEŞ GÜNLÜK DETOKS PROGRAMI
Bu detoks reçetesini beş gün uygulamaya çalışın.
Güne başlarken: Ilık su ve limon karışımıyla beraber yedi badem ya da üç ceviz.

Kahvaltı: Mevsim meyveleri ya da içine dövülmüş bir ceviz ve elma dilimleri katılmış yarım kap yoğurt, bir bardak yeşil çayla beraber.

Ara öğün: Lifli sebzelerle katı meyve sıkacağında hazırlanmış bir sebze suyu.

Öğlen: Mercimek ve sebzeler ile hazırlanmış bir salata ya da sebze çorbası ve
salata.

Ara öğün: Bitki çayı, bir meyve ve bir-iki yemek kaşığı badem, fındık ya da ay çekirdeği (tuzsuz ve kavrulmamış).

Akşam: Bir tabak buğulanmış veya haşlanmış sebze yanına 150 gram balık, tavuk ya da hindi ve yanına çorba ya da salata.